COVID-19 ve TÜRKİYE GAYRİMENKUL PAZARI ÜZERİNDEKİ ETKİLERİ

25 Mayıs 2020
Türkiye 2020 ekonomisinin daralma kaydetmesi ve döviz kuru dalgalanmaları Oxford Economics’in Mayıs sonu yapılan tahmininde aynı seviyede kalırken, hükümetin küresel salgına karşı aldığı mali tedbiler doğrultusunda, pandemi sonrası toparlanmayı desteklemek için politika faiz oranı %8,25’e düşürülmüştür. Buna ek olarak; mevsim etkilerinden arındırılmış sektörel güven endeksleri gelişme göstermiş olup; Mayıs ayında bir önceki aya göre hizmet sektöründe %10,8, perakende ticaret sektöründe %5,0 ve inşaat sektöründe %31,1 artış kaydedilmiştir, bu yükselişler ekonomik güven endeksinin Mayıs ayında %20,4 oranında artarak 61,7 değerine ulaşmasını sağlamıştır.
Çalışma alanlarında efektif olarak uygulanması gereken sosyal mesafe önlemleri doğrultusunda yatırımcı ve kullanıcıların ortaya koyacakları işbirliği beraberinde, ‘‘yeni normal’’ kavramı ofis pazarınının hızla ‘‘yeniden şekillenen’’ bir forma dönüşmesine öncülük ederken, yapılacak en temel çıkarım esneklik üzerine olacaktır. Ofis çalışma alanları, optimum bir sağlıklı ortamının odak haline getirilmesiyle desteklenecek olup, bu bağlamda sosyal mesafe prensipleri; sağlık ve güvenlik standartları, ekiplerin işbirliği, belirli bir seviyede evden çalışmanın devamlılığı, uydu ofis seçenekleri beraberinde uzaktan çalışma uygulamalarından ofise kademeli dönüş sürecinin benimsenmesini sağlayacaktır. Bununla birlikte, Cushman & Wakefield’in Türkiye’de yaptığı ankete göre; 207’si yabancı olmak üzere 303 şirketten toplamda 1.147 katılımcının %86 gibi çarpıcı bir oranı pandemi sonrası dönemde haftada en az iki gün uzaktan çalışma eğilimi devam ettirmek isterken katılımcıların %65’i evden çalışma süresince kişisel verimliliklerinin oldukça güçlü olduğunu vurgulamıştır, dolayısıyla vurgulanması gereken bu iki önemli nokta özellikle ‘‘yeniden şekillenen’’ ofis pazarı beklentilerine paralel bir sonuç vermektedir.
Türkiye’de alışveriş merkezlerinin geri dönüşe hazırlık uygulamaları eşliğinde kademeli olarak yeniden açılması hız kazanmış olup ziyaretçi sayısında kaydedilen belirgin düşüşün normalleşme planına uygun olarak kısıtlandırmalarının gevşetilmesi beraberinde belli bir oranda artış göstermesi beklenmektedir. Kirasız dönem ve ortak giderlerin muafiyetine yönelik uygulamaların uzatılması konuları, perakendeci talebinin canlanması adına yönelik önemli önceliklerden olurken, alışveriş caddeleri artış gösteren yaya trafiği ve perakende satışları doğrultusunda hareketlilik kazanmaya başlamıştır. Bunun yanı sıra, yeme-içme kategorisi satışları özellikle alışveriş merkezlerinde orta vadede ciro yönünden zorlanması beklenirken, giyim/ayakkabı kategorisinin hem alışveriş merkezlerinde hem de alışveriş caddelerinde potansiyel tüketicilerin ilgisini çekmesi öngörülmektedir.
Bununla birlikte, Statista verilerine göre 2018-2022 arasında yıllık %12 bileşik büyüme oranı ile Türkiye’nin e-ticarette en hızlı büyüyen beş ülke arasında olması beklenmektedir ki; bu yaklaşımında ışığında, online perakende devam etmesi öngörülen yükselişe paralel olarak kısa vadede depo gereksinimlerine yönelik talebin artış kaydetmeye devam etmesi beklenmektedir.
Tuğra Gönden
Yönetim Kurulu Başkanı
Çiğdem İşözen
Danışman, Araştırma